KARS

Bir önceki yıl, Turizm Fuarı'da tanıtımlarını izleyip, kitapçıklarını alınca aklıma düşen Kars, facebook reklamlarında da önüme düşünce gitmek şart oldu:) Kışın ortasında İzmir'den kim gider demeyin biz gittik, harika oldu.
Doğu Ekspresi'yle Kars turu yapan bir İstanbul acentasıyla, gruba Ankara'dan katıldık arkadaşımla.Tur İstanbul çıkışlı,sabahtan İstanbul'dan Ankara'ya hızlı tren, 19.00 daAnkara Irmak istasyonundan Doğu Ekspresi ile bir gece tren, üç gece Kars otel konaklamalı, dönüş uçakla Sabiha Gökçen. Diğer illerden katılanların tercihlerine göre biletleri ve fiyatları acenta ayarlıyor. Ciddi çalışan bir acenta, ilgi ve bilgilendirmeleri için teşekkürler Sultan Karameşe Hanım.
22 şubat'ta Irmak istasyonuna gitmek için (demiryolu bakımı nedeniyle uzunca bir süredir böyleymiş) Rehberimizin önceden telefon bilgilendirmesi ile 17.15 te Ankara Gar'ında rehber ve grupla buluşup, 17.30 da TCDD otobüsüyle  hareket ettik.40 dakikalık yolculuktan sonra Trenimizin bizi beklediği Kırıkkale Irmak  istasyonuna geldik.
Uzun süredir trene binmemiş, yataklı vagonda hiç seyahat etmemişler için heyecanlı bir deneyim. En azından benim için öyle.
Yataklı kompartmanlarımıza yerleştik.İki koltuk, lavabo, küçük buzdolabı ve masasıyla minik bir yaşam alanı.Biri koltukların üzerine diğeri de üstte açılan 2 tek kişilik rahat ve temiz yataklar. Vagonda ön ve arka tarafta olmak üzere iki tuvalet var ama öndeki hep kapalı arka taraftakinde ise su çok az. Tren sıcak, tişört en rahatı. Restoran devamlı açıkmış ama nerde bizim öğrenciliğimizin Boğaziçi Ekspresinin yemekleri ve ortamı :( Çay açıkta getirilen bir çubuk, kahve, bir iki meşrubat,tost ve ısıtılabilen yemeklerden ibaret. Su 1,5TL, çay 2TL, 14 TL'lik kahvaltıya çay dahil değil.
Önceki araştırmaların mükemmel sonucu: küçücük bir yerde de olsa mükellef bir sofra, telefonlardan müzik, sefamız olsun...Kahvaltımız yanımızda, rehberimiz Erzurum'da cağ kebabı siparişlerini getirtti ancak yerinde yemek gibi olmuyor.
Hava erken ağarıyor bu tarafa gelirken, 52 istasyon var irili ufaklı.

Hasan Kale; Tarihi ipek yolu üzerinde,Hasan Baba dağının önündeki sarp tepede. Onun da anlatacakları çoktur herhalde.

                       

Akşam tam vaktinde varıyoruz Kars'ın inşaat halindeki istasyonuna.Oradan araçla, karanlıkta bir şeyler görmeye çalışarak rusların arnavut kaldırımlı geniş caddelerinden(şimdi asfalt yılda iki kere yapılıyormuş) geçerek otele geliyoruz.

Akşam yemeğinde köy çorbası, hangel:haşlanmış ince hamur yoğurtla karıştırılıp üzerine soğanlı harç ilave  edilmiş.

       Kars Türkiye'nin en yüksek il merkezlerinden biri. Bir çok medeniyete ev sahipliği yapmış . Adını M.Ö 2. y.yıldan M.S 5. y.yılın ortasına kadar burada hüküm süren KARSAKLAR'dan almış,Türkiye'deki en eski türkçe il adı ünvanına sahip şehrimiz.
Kars Kalesi M.S 1153 yapılmış, 1386 da Timur tarafından yerle bir edilmiş. 1579 yılında III. Murat'ın emriyle yeniden yapılmış,sonraları onarım görmüş. Merkez kale dışında,

27.000 metre uzunluğunda kesme bazalt taşlardan yapılmış, 220 burçtan oluşan surlarda üç büyük kapı varmış.

Kalenin arka tarafındaki köprü.

Kars havaalanına adı verilen Ebul Hasan Harakani M.S 963-1033 yılları arasında yaşamış, ''Her kim bu dergaha gelirse ekmeğini veriniz, inancını sormayınız '' diyen bir  tasavvuf ehli türbesi.

 Fethiye Camii; dikdörtgen planlı,  kesme taştan, 19.y.yılın başında Rusya'nın Kars'ı işgali sırasında kilise olarak yapılmış. Çeşitli şekillerde kullanıldıktan sora 1985 yılında iki minare eklenerek camiye çevrilmiş. Özensiz yapılaşma her yeri çirkinleştiriyor.Pa hecesinin üzerindeki pimapen doğrama gibi...

Kars sokakları...

 otel olarak kulllanılan bir bina.

Kars'ta mevsimler: kış, karakış,kış, yaz...(kulakların çınlasın Bengül Hanım)

 Pompei'nin yol belirteci çeşmeleri gibi Kars'ında heykelleri var ''Atlı yolda buluşalım ''gibi...Ne var ki at atlıktan çıkmış reklam panosu olmuş:(
Geçen gelişimde üzülerek koyduğum  fotoğrafın şimdiki halini çekemedim, ama gözlerimle gördüm reklamlar çıkmış, at boyanmış:) O zaman eskini kaldıralım.
 Bakımsızlıktan aslanlıktan vazgeçmiş bir aslan:( Aynı sonuç aslan içinde geçerli alt kısmı onarılmış, reklamlar çıkarılmış, boyanmış:)
Şemsiyeli sokak modası her yerde.

 İşler,güçler...  Kars'ta nüfusu Azeriler, Terekemeler (Orta Asya'dan gelen türk boyları), Kürtler ve yerlilerden oluşuyor.

 Takısız olmaz... Kars'ta AVM yok. Çarşı kültürü devam ediyor.

 Ve Aşıklık geleneğinin sembolleştirilmiş hali aşık Şenlik,Aşık Murat Çobanoğlu, Aşık Şeref Taşlıova ve kırılan sazı...:(

 Piti (bozbaş)kars yemeği; maşrapada etli nohut, ıslatılmış lavaş, pilav.
Kars gezimiz boyunca(sizlere daha Ani'yi,Çıldır ve Sarıkamış'ı anlatacağım) yöresel yemekleri, yöre türkü ve fıkraları, Aşık geleneğini ve aşıkları (Ayhan ve Sabri Beyler atışmalarınız müthişti.). sosyoekonomik durumları ,tarihi ve güncel yaşam bilgilerini öyle güzel yaşayarak anlattı sevgili rehberimiz Bengül Hanım.Hepimiz hem orada, hem birlikte hem de böyle yaşayıp, anlatan, donanımlı, gelecek vadeden,işini çok severek yapan gencimizle gezip,bilgilenmekten çok mutlu olduk.
Bir dahaki sefere bu çok güzel şehrimizi çok daha iyi ve bakımlı görmeyi ümit ediyorum.  Bir kaç oteli var turların misafir götürdüğü bizimki insanlık ve sorun çözme açısından iyi,temizlik ve hijyen açısından zayıftı.

Ve en meşhur Kars kaşarı ,gravyeri ve tereyağı (tadına baktığınızı almanız tavsiye edilir)

Otelimizden Kars manzarası...Kars bizi yumuşak bir havayla karşıladı.
 Bir daha gelir miyim? ELBETTE, hele bir de kazandığım dostlar  ve Bengül Hanım olursa şahane...