Toledo- İspanya
Toledo
Soğuk Madrid gününde Toledo'ya Atocha'dan trenle mi (33dk), yoksa otobüsle (1.30h )mi gidelim diye düşünürken yolumuzun üstündeki bir tur satış bürosundan biletimizi alıp, sabah Templo de Debat'dan binip Granvia'ya dönmek daha cazip geldi(biniş,iniş yerleri yürüme mesafesi).Maliyet de çok farketmiyor. Toledo'daki Hop on Hop of dahil yetişkin 35€ senior(65 üstü)25€.
Sabah kahvaltıdan sonra düşüyoruz yola, otobüsümüz biraz , rehberimiz biraz geç kalınca bekleyiş uzun. İşini çok sevmeyen bir rehbere denk geldik bu defa. Yolda bir alışveriş merkezi molası sonrasında karşıda heybetli bir Orta Çağ şehri göründü.
Tajo ırmağı kıyısındaki tepede, eski surların içinde bir tarih yatıyor. Bugün Alcazar'ın olduğu yere Romalılar bir kale yapmışlar. MS 6.yüzyılda Vizigotlar burayı başkent yaparak birçok kilise inşa etmişler. Hristiyan, Müslüman ve Yahudi kültürlerinin kaynaştığı Ortaçağ'dan dev katedral, cami ve 16.yüzyılda buraya yerleşen El Greco'nun eserleri kalmış.
Yunan ya da Fenike kökenli ''Toletum'', Arapça ''Tuleytula'' , söylemlerle Toledo olmuş. Otomotiv sektöründe adı var'' Seat Toledo''. 1986'dan beri UNESCO Dünya Mirasları Listesinde.
O tepeye nasıl çıkılır diye gözünüz korkmasın yaşasın yürüyen merdivenleri icat edenler:)
(Yürüyen merdiven 1892'de Amerikalı Jesse W. Reno tarafından tasarlanmış. 1899'da ''escalator''adını Charles D. Seeberger koymuş. Halk tarafından ilk kullanım 1900 yılında ''Paris Fuarı''nda olmuş. Türkiye'de ilk yürüyen merdiven 1964 yılında Bahçekapı'da ''Atalar Mağazası''nda kullanılmış.)
Merdivenle çıkıp bu sokaktan yürüdüğünüzde
karşınıza Toledo'nun 1'nolu kapısı çıkıyor. Parroquia de Santa Leocadia,
13.yüzyıla tarihlenen Aziz Leocadia kilisesi.
Juan de PADİLLA(1490-1521) Kastilyalı asilzade.
Ve Siena'yı andıran Toledo sokakları
Toledo Katedrali, yapımına 1226 yılında başlanmış 1493 yılında tamamlanmış. Katolik camiasında önem sırası Vatikan'dan sonra ikinci.
Belediye binası,
Merkezde rehberden ayrılıp taşı toprağı ortaçağ olan sokaklardan geçip şehir turu yapacağımız otobüsün durağına geldik. Alcazar Army Museum(Alcazar Askeri Müzesi) ve Historical Regional Library burada. Aynı turu bu tren de yapıyor, Plaza Zocodover'den başlıyor.
Şimdi seyir zamanı, uzaktan tarihi bir şehre bakmak, o zamanı ve yaşamı hayal etmek...
Puento Alcantara, Castello de San Servando: Alcantara köprüsü (al-kantara: arapça köprü demekmiş.) ve San Servando Kalesi VII. yüzyıl olduğu düşünülüyor.
Alcazar; Portekizce ''alcacer'', arapça''El-kasr'' denilen köşk, saray anlamına gelen bu kelimeyle İber Yarımadası'nda çok karşılaşıyoruz. Segovia'da da okumuştunuz.Sevilla, Toledo, Granada, Cordoba, Segovia, Jerez de la Frontera'da en güzel örnekleri. Mazgallı kalın duvarlarla korunmuş,İslami ve Mudejar mimari örneği XII. ve XVI. yüzyıllar arası sarayların adı
Alcazar. En önemlisi Sevilla'daki imiş. Gitmeli ve görmeli:)
Alcazar Toledo: Roma, Vizigot ve Müslüman kalelerinin yerine yapılan saray, geçirdiği yangınlar ve 1936'da ki Cumhuriyet'ci kuşatmadan sonra tamamen yıkılmış. Orijinal planlarına göre yeniden yapılanmış şimdi Askeri Müze.
Estacion AVE, Toledo İstasyonu, zamanı yetiremeyiz diye yalnızca dışardan görmekle yetindik. Şehir merkezine 2km. Önünden geçen Zocotren ya da city tour otobüslerine binerek önce çevre sonra da yürüyerek şehir merkezini gezebilirsiniz.
Puente de San Martin ve Monasterio de San Juan de los Reyes : San Martin köprüsü IX. yüzyıl eseri. ,Beş kemerden oluşan ve orta kemer açıklığı (40m.) ile zamanının az görülen köprülerinden.Daha önce doğu tarafına yapılmış Alcantara köprüsünü tamamlayan batı tarafı köprüsü doğruca Monasterio de San Juan de los Reyes'e çıkıyor. Bütün yaşam bu iki köprü arasındaki alanda. Ortaçağ'da her iki köprünün kapıları gün kararırken kapanır, gün doğmadan açılmazmış.
Monasterio de San Juan de Los Reyes: Kralların Aziz Jean Manastırı ; 1476 yılında Portekiz'e karşı kazanılan Toro Zaferi anısına yaptırılmış 1492'de tamamlanmış.
Puerta Bisagra; VI. Alfonso 1085'te Toledo'yu aldığında girdiği bu kapı, yapı olarak şehrin X. yüzyıl mimarisini koruyan tek yapı olup, yüksek kulelerin üzerinde XII. yüzyıldan arap bekçi kulubesi yer alıyor.
Alfonso VI
Ve İspanya'nın Toros'larından Toledo Toros
Şimdi iç kısımları gezme zamanı,önce El Greco'un ünlü eseri ''El Entierro del Senor de Orgaz'' Orgaz Kontu'nun Gömülüşü bir başyapıt olarak San Tome'yi 1588'den beri akın akın ziyaret ettirmekte. Aslında iki bölümden oluşan; üst kısım ruhani, alt kısım dünyevi hayatın resmedildiği 4.80cmX3.60cm.lik yağlı boya tabloda hem kilisenin istediği mucizeleri hem de zamanın soylularının ifade edilişlerinin yanı sıra El Greco'nun kendisini, oğlunu ve Cervantes'i ön sırada resmettiği söylenir. Orijinal yerinde, orijinal haliyle durmakta. Fotoğraf çekimi yasak. Genel giriş ücreti:2.80€
Sinagoga de Santa Maria La Blanca, Şehrin sekiz sinagogunun en eskisi ve en büyüğü olan yapı XII. yüzyıldan kalma.
Giriş ücreti: 5.60€
Sinagoga del Transito; XIV. yüzyıl yapımı dışı gösterişsiz, içi İslam, Gotik ve İbrani motiflerinin birleştiği ince işlemelerle süslü.
Sinagogun bitişiğinde Museo Sefardi (İspanyol Yahudi) kültürünü anlatan güzel bir müze var. El yazmaları, giysiler, ayin eşyaları, takılar sergilenmekte.
Giriş: 3€
Mezquita del Cristo de la Luz, Bad El Mardum Camii, 999 yılında inşa edilmiş, 1186 yılında şapele dönüştürülmüş, şimdi müze.
Giriş ücreti:5.60€
Artık kahve ve geriye dönüş zamanı, sokak manzaraları,
Damasquinados (Şam işi), oksitlenmiş çelik üzerine altın ya da gümüş kakma el işi takı, tabak, hediyelik eşyalar...
Bir daha GELİR MİYİM? Bir gece kalıp sakin sakin gezmek için EVET:)
Soğuk Madrid gününde Toledo'ya Atocha'dan trenle mi (33dk), yoksa otobüsle (1.30h )mi gidelim diye düşünürken yolumuzun üstündeki bir tur satış bürosundan biletimizi alıp, sabah Templo de Debat'dan binip Granvia'ya dönmek daha cazip geldi(biniş,iniş yerleri yürüme mesafesi).Maliyet de çok farketmiyor. Toledo'daki Hop on Hop of dahil yetişkin 35€ senior(65 üstü)25€.
Sabah kahvaltıdan sonra düşüyoruz yola, otobüsümüz biraz , rehberimiz biraz geç kalınca bekleyiş uzun. İşini çok sevmeyen bir rehbere denk geldik bu defa. Yolda bir alışveriş merkezi molası sonrasında karşıda heybetli bir Orta Çağ şehri göründü.
Tajo ırmağı kıyısındaki tepede, eski surların içinde bir tarih yatıyor. Bugün Alcazar'ın olduğu yere Romalılar bir kale yapmışlar. MS 6.yüzyılda Vizigotlar burayı başkent yaparak birçok kilise inşa etmişler. Hristiyan, Müslüman ve Yahudi kültürlerinin kaynaştığı Ortaçağ'dan dev katedral, cami ve 16.yüzyılda buraya yerleşen El Greco'nun eserleri kalmış.
Yunan ya da Fenike kökenli ''Toletum'', Arapça ''Tuleytula'' , söylemlerle Toledo olmuş. Otomotiv sektöründe adı var'' Seat Toledo''. 1986'dan beri UNESCO Dünya Mirasları Listesinde.
O tepeye nasıl çıkılır diye gözünüz korkmasın yaşasın yürüyen merdivenleri icat edenler:)
(Yürüyen merdiven 1892'de Amerikalı Jesse W. Reno tarafından tasarlanmış. 1899'da ''escalator''adını Charles D. Seeberger koymuş. Halk tarafından ilk kullanım 1900 yılında ''Paris Fuarı''nda olmuş. Türkiye'de ilk yürüyen merdiven 1964 yılında Bahçekapı'da ''Atalar Mağazası''nda kullanılmış.)
Merdivenle çıkıp bu sokaktan yürüdüğünüzde
karşınıza Toledo'nun 1'nolu kapısı çıkıyor. Parroquia de Santa Leocadia,
13.yüzyıla tarihlenen Aziz Leocadia kilisesi.
Juan de PADİLLA(1490-1521) Kastilyalı asilzade.
Ve Siena'yı andıran Toledo sokakları
Toledo Katedrali, yapımına 1226 yılında başlanmış 1493 yılında tamamlanmış. Katolik camiasında önem sırası Vatikan'dan sonra ikinci.
Belediye binası,
Merkezde rehberden ayrılıp taşı toprağı ortaçağ olan sokaklardan geçip şehir turu yapacağımız otobüsün durağına geldik. Alcazar Army Museum(Alcazar Askeri Müzesi) ve Historical Regional Library burada. Aynı turu bu tren de yapıyor, Plaza Zocodover'den başlıyor.
Şimdi seyir zamanı, uzaktan tarihi bir şehre bakmak, o zamanı ve yaşamı hayal etmek...
Puento Alcantara, Castello de San Servando: Alcantara köprüsü (al-kantara: arapça köprü demekmiş.) ve San Servando Kalesi VII. yüzyıl olduğu düşünülüyor.
Alcazar; Portekizce ''alcacer'', arapça''El-kasr'' denilen köşk, saray anlamına gelen bu kelimeyle İber Yarımadası'nda çok karşılaşıyoruz. Segovia'da da okumuştunuz.Sevilla, Toledo, Granada, Cordoba, Segovia, Jerez de la Frontera'da en güzel örnekleri. Mazgallı kalın duvarlarla korunmuş,İslami ve Mudejar mimari örneği XII. ve XVI. yüzyıllar arası sarayların adı
Alcazar. En önemlisi Sevilla'daki imiş. Gitmeli ve görmeli:)
Alcazar Toledo: Roma, Vizigot ve Müslüman kalelerinin yerine yapılan saray, geçirdiği yangınlar ve 1936'da ki Cumhuriyet'ci kuşatmadan sonra tamamen yıkılmış. Orijinal planlarına göre yeniden yapılanmış şimdi Askeri Müze.
Estacion AVE, Toledo İstasyonu, zamanı yetiremeyiz diye yalnızca dışardan görmekle yetindik. Şehir merkezine 2km. Önünden geçen Zocotren ya da city tour otobüslerine binerek önce çevre sonra da yürüyerek şehir merkezini gezebilirsiniz.
Monasterio de San Juan de Los Reyes: Kralların Aziz Jean Manastırı ; 1476 yılında Portekiz'e karşı kazanılan Toro Zaferi anısına yaptırılmış 1492'de tamamlanmış.
Puerta Bisagra; VI. Alfonso 1085'te Toledo'yu aldığında girdiği bu kapı, yapı olarak şehrin X. yüzyıl mimarisini koruyan tek yapı olup, yüksek kulelerin üzerinde XII. yüzyıldan arap bekçi kulubesi yer alıyor.
Alfonso VI
Sinagoga de Santa Maria La Blanca, Şehrin sekiz sinagogunun en eskisi ve en büyüğü olan yapı XII. yüzyıldan kalma.
Giriş ücreti: 5.60€
Sinagoga del Transito; XIV. yüzyıl yapımı dışı gösterişsiz, içi İslam, Gotik ve İbrani motiflerinin birleştiği ince işlemelerle süslü.
Giriş: 3€
Giriş ücreti:5.60€
Artık kahve ve geriye dönüş zamanı, sokak manzaraları,
Damasquinados (Şam işi), oksitlenmiş çelik üzerine altın ya da gümüş kakma el işi takı, tabak, hediyelik eşyalar...
Otobüsümüzün bizi alacağı yere yürüyecek halimiz kalmadığı için biz taksiyle geldik. Rehber ve diğer yolcular yine yürüyen merdivenle gelecekler.
Tarih kokan, hareketli ve yokuşlu Toledo'ya baharı getirip ayrılıyoruz. İki gün önce gelenler soğuktan gezememişler. Cervantes, Don Quijote, Sancho Panza, El Greco, camiler, kiliseler size emanet.Bir daha GELİR MİYİM? Bir gece kalıp sakin sakin gezmek için EVET:)
Yorumlar
Yorum Gönder