Portekiz- PORTO
Sabah Rossio metro istasyonu bilet makinalarından Vivagem alarak başlıyor yolculuğumuz. 2 binişlik bilet alıyoruz ama kart parası da ödüyoruz (Kartlar bir yıl geçerliymiş, para yüklenebiliyor) 1.85€+3.00€.Alameda'da bir aktarma yapıp Oriente istasyonuna gideceğiz Porto'ya gitmek için. 30 dakikada oradayız. Lisboa-Oriente-Porto Campanha gidiş dönüş 44.50€ ya biletimizi alıp,09.39 treniyle gidip 19,52 treniyle döneceğiz.
Praça Da Liberdade: Özgürlük meydanı, tüm çevresi çok güzel ve önemli binalara sahip.
Praça Carlos Alberto
Porto Üniversitesi
İgreja Dos Carmelitas (17.yüzyıl)
Ve sokaklar
Palacio da Bolsa
Mercado Ferreria Borges ve İnfante do Henrique
Gördüğünüz gibi gezilip görülecek çok yer var. Gezip göremediğimiz ve yapamadıklarımız var. Porto ve çevresi 3.4 günlük bir programı kaldırır. Gelecek sefere diyelim. İstasyona gidip, trenimize binelim.
Bir daha gelir miyiz? Geliriz:)))
İki saat kırkbeş dakika süren yolculuğumuz keyifli, karşılıklı oturmuşuz,hava güzel, internet var kolayca bağlanabildiğimiz.Çok yabancı var, herkes Lizbon'a oradan da Porto'ya geliyor sanki. Bu yolculukta koltuk arkadaşım Pierro,İtalya Bologna'dan gelmiş bir tıp öğrencisi, güler yüzlü, kibar. Elindeki rehber kitaptan çalışmasına imreniyoruz.
Ve Porto,
Portekiz'in kuzeyinde Rio Douro nehri ağzında, iki yakada Porto ve Gaia olarak yer alan zamanla birleşip Portugal şeklini alarak tüm ülkeye adını veren şehir. Adının kaynağının Portes:liman olduğu söyleniyor. 14. ve 15. yüzyıllarda ülkenin tersane şehri. Oporto adının da İspanyollardan geldiği biliniyor. MÖ 300'lü yıllara dayanan 2000 yıllık tarihi, endüstrisi, anıtları ile 1996'da UNESCO Dünya Mirasları listesine alınmış.
Tam öğle saatinde gelmiş olduğumuz için Turizm Danışma kapalı idi. Oradan bir harita edinip düştük yola. Her birimiz bir cadde ezberleyip diğerine kadar götürünce yol bulmak çok eğlenceli oldu. 1 günlük Bilhete Turistıco 7€, üç günlük 15€.
Yaşama dönelim. İzmir'in martıları tavuk kadarsa buradakiler hindi, kocaman.
Bibliotheca Municipal,
Ulusal Tiyatro,1908'de yanan Kraliyet Tiyatrosu yerine 1910'da inşa edilmiş. İç ve dış figürler korku, hüzün,endişe ağırlıklı imiş. Vakit darlığından içini gezemedik.
Batalha Meydanında sarı tramvay ve metro istasyonu gezmenizi kolaylaştırabilir. Biz yürüyoruz uzun yolu seçmişiz.
Se Katedral'ine gelirken küçüklü büyüklü öğrenci gurupları görüyoruz. Düzenli ve dikkatlice öğretmenlerini takip ediyorlar. Küçüklerde yaramazlık, büyüklerde taşkınlık hiç yok.
Ve sağda çinileriyle ünlü Sao Bento istasyonu, solda ise İgrejo Dos Congredos (17.yüzyıl).
Tam öğle saatinde gelmiş olduğumuz için Turizm Danışma kapalı idi. Oradan bir harita edinip düştük yola. Her birimiz bir cadde ezberleyip diğerine kadar götürünce yol bulmak çok eğlenceli oldu. 1 günlük Bilhete Turistıco 7€, üç günlük 15€.
Yolumuzda ilk önümüze çıkan ''Ölüler Şehri'' oldu. Önünde Portekiz özgürlük savunucusu, İnşaat mühendisi ünvanını alan ilk Portekizli kadın.
Bir belediye mezarlığı, odacıklar, içinde raflar kül kapları için. Gömülmüş olanlar da var.Yaşama dönelim. İzmir'in martıları tavuk kadarsa buradakiler hindi, kocaman.
Bibliotheca Municipal,
Duvarlarda 17. ve 18. yüzyıl çini örnekleri.
Praça Da Batalha: Batalha Meydanında A D.Pedro V heykeli karşılıyor. 1861 yılında yapılmış. Bir tarafında St.İldefonso kilisesi( mavi çinileriyle ünlü) diğer tarafında Teatro Nacional S. Joao.
Batalha Meydanında sarı tramvay ve metro istasyonu gezmenizi kolaylaştırabilir. Biz yürüyoruz uzun yolu seçmişiz.
Se Katedral'ine gelirken küçüklü büyüklü öğrenci gurupları görüyoruz. Düzenli ve dikkatlice öğretmenlerini takip ediyorlar. Küçüklerde yaramazlık, büyüklerde taşkınlık hiç yok.
Sé Catedral:Meryem'in göğe yükselişi kilisesi, 12.yüzyıl başlarında inşa edilen zaman içinde yapılan eklemelerle barok, gotik, romanesk etkiler taşıyan bir kubbe ve iki kare kulesiyle şehrin en eski anıtlarından.Şehri 360 derecelik açıyla gören kilisenin çevresindeki büyük meydan ticaret merkezi imiş.
Ve sağda çinileriyle ünlü Sao Bento istasyonu, solda ise İgrejo Dos Congredos (17.yüzyıl).
Livraria Lello;Harry Potter filmiyle ünlenmiş ama aslında da çok güzel ve özel bir kütüphane.Randevuyla geziliyor.
Clerigos churc and tower: 75 m.kulesi ziyarete açık.
Şahane takılar vardı aynı bizim ''telkari''.Praça Carlos Alberto
Porto Üniversitesi
İgreja Dos Carmelitas (17.yüzyıl)
Ve sokaklar
Balıklar...çeşit çeşit. En ünlüleri sardalya ve morina balığı.
Palacio da Bolsa
Mercado Ferreria Borges ve İnfante do Henrique
Karşı kıyıda Ponte de D. Luis I köpründen Gaia'a inip çıkan teleferik.
Ponte de Lous I: Eiffel'in tasarımcısı Gustav Eiffel tarafından tasarlanmış,1881-1886 yılları arasında Eiffel kulesi gibi demir konstruksiyon. İki katlı köprünün üst katında raylı sistem, alt katında oto yolu var. Biriyle karşıya geçip,teleferikle aşağıya inip,çıkıp sonra da diğeriyle geri dönmek vardı ama AAAHHH ZAMAN!!!
Gördüğünüz gibi gezilip görülecek çok yer var. Gezip göremediğimiz ve yapamadıklarımız var. Porto ve çevresi 3.4 günlük bir programı kaldırır. Gelecek sefere diyelim. İstasyona gidip, trenimize binelim.
Bir daha gelir miyiz? Geliriz:)))
Yorumlar
Yorum Gönder